Mizah - Lustig - Jokes


Fikralar:


Delinin biri yolun kenarındaki uçurumda durmuş, aşağıya bakarak

- “13, 13, 13….” diye söyleniyormuş.

Oradan geçen biri, delinin ne yaptığını merak etmiş ve yanina yanaşarak ”ne yapı….” diyemeden, deli onu birden uçurumdan aşağıya atmiş ve devam etmiş

- “14, 14, 14……”


Bir sirketin genel müdürü olan adam ve karisi,otobanda arabalari ile yol alirken, benzinlerinin bitmek üzere oldugunu farkeder. Oto bandan çikar ve servis alanina girer. Servis alaninda sadece bir benzin pompalayici vardir. Pompaci benzin koyarken o da ayaklari açilsin diye yürümeye baslar. Arabaya geri döndügünde karisi ile pompacinin koyu bir sohbete daldiklarini görür. O gelince konusmayi birakirlar. Arabaya binince pompaci onlara el sallar ve karisina. ' Seni görmek güzeldi ' , der.  Servis alanindan ayrilirlarken karısına  adami taniyip tanimadigini sorar.  Karisi tanidigini söyler.  Ayni lisede okumuslar hatta bir yil da çikmislardir.
Adam: ' Sansliymissin ki karsina ben çikmisim ' der .
' Onunla evlenseydin, genel müdür degil de pompaci karisi olacaktin.'
' Sevgilim' diye yanitlar karisi,
' Onunla evlenseydim, o genel müdür,  sen pompaci olurdun.' !


İlkokul 5. sınıfta resim dersinde öğretmen "çocuklar konu serbest, hayvan resimleri çizin bakayım" der. 10 dakika sonra küçük Ahmet el kaldırır. Öğretmen yanına gelir. Resim kağıdının üzerinde bir sinek duruyordur. Cocuğun bu sinekten şikayetçi olduğunu zanneden Öğretmen eliyle sineği kovalar ama hayvan hiç hareket etmez. Biraz daha dikkatli bakınca da sineğin gerçek olmadığını fark eder. Bu bir sinek resmidir.
Öğretmen şaşkınlıkla sorar:
-Sen mi yaptın oğlum bu resmi?
- Evet öğretmenim.
- Peki bir de at resmi yap bakayım.
Küçük Ahmet öyle bir at resmi çizer ki, at sanki kağıttan fırlayıp çıkacak. O kadar canlı.
Şaşıran öğretmen:
- Yavrum beni hemen babana götür. Sen müthiş bir yeteneksin. Burada harcanmaman gerekir. Derhal güzel sanatlara transfer olman lazım. Babanla konuşmalıyım der.
Son dersten sonra Ahmet'le beraber yola koyulurlar. Dar bir patikadan bir gecekonduya gelirler. İçerde, yatakta, dizlerini karnına çekmiş, üzerine yorgani cekmis bir adam yatıyordur. öğretmen konuşmaya başlar:

- Geçmiş olsun fendim.
- Teşekkürler.
- Ben oğlunuzun...
- Allah kahretsin oğlumu.
- Aman böyle söylemeyin,yaptığı resimler...
- Onun yaptığı resimler yerin dibine batsın.
- Ama beyefendi böyle yetenekli bir çocuğun...
- Yeteneğine başlatmayın simdi.
- Peki ne oldu, niçin böyle kızgınsınız oğlunuza?
- Neden olacak, dün gece eve biraz çakırkeyif geldim. Bu eşşoğlu sobanın üzerine çıplak kadın resmi çizmiş.

Bir bayanın yatak odasındaki gardrop bozuktur. Evin yanında bulunan istasyondan tren geçince kapağı açılmaktadır. Bunun için bir gün bir marangoz çağırır. Marangozu yatak odasına götürür ve dolabı gösterir. O anda bir tren geçer ve gardrobun kapağı kendiliğinden açılır. Marangoz menteşelere, kilide bakar. Hanımefendi buradan gardrobunuzun nesi olduğunu anlayamadım. Şimdi ben içine gireyim ve siz kapağı kapatın, böylece ben içeriden bakarım belki böyle anlarım der. Marangoz içeri girer, kadın kapağı kapatır. O anda kapı çalar. Kadın kapıyı açar. Kadının kocası gelmiştir. Kocası doğru odasına gider ve üstünü çıkarıp asmak için gardrobunu açar. Bir bakar ki gardropta bir adam. Kızarak adama bağırır. 
"Ne işin var senin burada" der. Marangoz korkmuş bir vaziyette cevap verir. 
"Şey beyefendi ne desemki, şimdi size burada tren bekliyorum desem inanır mısınız?"





Padişah vezire sormuş:
- Vezir! eğitim mi önemli cibiliyet (soy-sop-mezhep) mi?
Vezir düşünmeden:
- Cibiliyet padişahım.
Padişah memleketin her yerine tellallar çağırtmış.
- Duyduk duymadık demeyin en iyi hayvan eğiticisine yüz kese altın…
En iyi hayvan eğiticisi padişahın huzuruna çıkarılmış. Padişah hayvan… eğiticisine sormuş:
- Bir kediye tepsiyle servis yapmayı ne kadar zamanda öğretebilirsin?
- Altı ayda öğretirim padişahım.
Altı ay dolmuş,
eğitici huzura alınmış.
Padişah:
- Öğrettin mi?
- Öğrettim padişahım.
Saray erkanı toplanmış, kedi elinde tepsi servis yapmaya başlamış, tam vezirin önüne gelmiş, padişah  vezire: 

- Vezir! Eğitim mi önemlidir cibiliyet mi?
Vezir padişahın sorusuna cevap vermeden önce cebinde hazır tuttuğu fareyi yere bırakmış. Kedi tepsiyi attığı gibi farenin peşinde koşmaya başlamış. Tabi altı aylık eğitimde boşa gitmiş.
Vezir cevap vermiş.
- Cibiliyet padişahım. Önüne bir fare düştüğünde, eline bir fırsat geçtiğinde, çıkarı için vatanını satmaktan, halkını harcamaktan tereddüt etmeyecek yüksek eğitimli kedilerden, Allah bu memeleketi, bu milleti korusun.

 

KOMIK VIDEOLAR










Pantolonu giymeye calisan bu kisi

ya kafayi buldu, ya da kafayi fazla cekti :-)


Karikatürler