Montag, 6. Dezember 2010

Nikolaus



Bugün 6 Aralik, hristiyan dünyasinda Nikolaus olarak kutlaniyor.

Kutlayanlara kutlu olsun.

5 Aralık 1934 - Kadınlara seçme ve seçilme hakkı verildi.



5 Aralık 1934'te Atatürk tarafından birçok Avrupa devletinden önce,
kadınlarımıza seçme ve seçilme hakkı verilmiştir.


Cumhuriyetimizin aydın kadınlarının bugünü kutlu olsun!

Montag, 15. November 2010

Mittwoch, 10. November 2010




ATA'MIZI

ŞÜKRAN GURUR VE ÖZLEMLE ANIYORUZ


Dienstag, 9. November 2010

Kanser Riski



SIGARA KANSER RISKINI YÜZDE 90 ARTIRIYOR

Türkiye’de her yüz kişiden neredeyse yarısı sigara içiyor.
Sigara içme oranı, erkeklerde yüzde 33,
kadınlardaysa yüzde 16.
Bu yüksek rakamlar, akciğer kanserinin Türkiye’de
görülme sıklığını açıklar nitelikte.

Donnerstag, 28. Oktober 2010

29 Ekim Cumhuriyet Bayramimiz Kutlu Olsun




(Resmin üzerini tiklayarak, orjinal büyüklügünde yazilari daha iyi okuyabilirsiniz)

Sonntag, 24. Oktober 2010


Sizin şehirlerinizin görünüşü Kızılderilinin gözlerine acı veriyor. Tabii diyeceksiniz ki, Kızılderili vahşidir, anlamaz. Sizin şehirlerinizde sessiz, sakin bir yer yok. İlkbahar yapraklarının hışırtısını, böcek kanatlarının çıtırtısını dinleyecek yer yok. Sadece kulakları rahatsız eden takırtılar var. Tabii ben ilkel bir adamım, medeniyetten anlamıyorum. Kızılderili, gölün üzerinden kopup gelen rüzgarın yumuşak sesini dinlemeyi, gün ortası yağmurun temizlediği, çam kokularına bulanmış o rüzgarı içine çekmeyi tercih eder. Hava kızılderili için çok kıymetlidir. Herşey, hayvanlar, bitkiler ve insanlar aynı havayı paylaşır. Hani öleli günler olmuş cesetler vardır ya kokusuyla başbaşa uzanır. Sizin şehirlerinizdeki insanlar da tıpkı öyle. Kötü kokulara alışmış, uyuşmuş vaziyette.

Şef Seattle - Suqwamish - Duwamish Kabilesi

Samstag, 23. Oktober 2010


Bir Çocuğu Eğitmek O ülkenin Kaderini Belirler!

Perspektif Dersi


Bir grup iş arkadaşı, yemek molasında dışarıya çıkar. Gruptan biri, kızılderilidir. Yolda yürürken insan kalabalığı, siren sesleri, yoldaki iş makinelerinin çıkardığı gürültü ve korna sesleri arasında ilerlerken, kızılderili, kulağına cırcır böceği sesinin geldiğini söyleyerek cırcır böceği aramaya baslar. Arkadaşları, bu kadar gürültünün arasında bu sesi duyamayacağını, kendisinin öyle zannettiğini söyleyip yollarına devam eder. Aralarından bir tanesi inanmasa da, onunla aramaya devam eder. Kızılderili, yolun karşı tarafına doğru yürür, arkadaşı da onu takip eder. Binaların arasındaki bir tutam yeşilliğin arasında gerçekten bir cırcır böceği bulurlar.

Arkadaşı, kızılderiliye: Senin insanüstü güçlerin var. Bu sesi nasıl duydun? diye sorar.

Kızılderili ise; bu sesi duymak için insanüstü güçlere sahip olmaya gerek olmadığını söyleyerek, arkadaşına kendisini takip etmesini söyler.

Kaldırıma geçerler ve kızılderili cebinden çıkardığı bozuk parayı kaldırımda yuvarlar. Birçok insan, bozuk para sesini duyunca sesin geldiği tarafa bakarak, onun ceplerinden düşüp düşmediğini kontrol eder.

Kızılderili, arkadaşına dönerek:

- "Önemli olan, nelere değer verdiğin ve neleri önemsediğindir. Her şeyi ona göre duyar, görür ve hissedersin."

Freitag, 22. Oktober 2010

Firsatlar



İnsanlar fırsatların gelmesini bekler, fırsatlarda insanın gelmesini.
Fırsatlar bekler, insanlar bekler. Kazanan hep mazeret olur.

Paulo Coelho

Donnerstag, 21. Oktober 2010

Sevgilerin karşılıksız, Yardımların gizli olacak!


İlkelerin olacak
Seni satın alamayacaklar
Aptalların uydurduğu
Atasözlerine
inanmayacaksın:

"Paranın satın alamayacağı şey yoktur."
"Herkesin bir fiyatı vardır."

Gibi sözlere kanmayacaksın
Onurunla, kimliğinle
ve beyninle akıllı yaşayacaksın
Üreteceksin, seveceksin,
Sevileceksin
İnançlarının arkasında duracaksın
Sevgilerin karşılıksız,
Yardımların gizli olacak!

Seni attan, ottan ayıran özelliğin
Farkına varacaksın
Çünkü sen insansın
Ve bunu yakaladığın gün
bembeyaz yaşayacaksın

Müjdat Gezen

Mittwoch, 20. Oktober 2010

Eskiden



ESKİDEN ...
Çember çevrilir,
Su musluktan içilir,
Ağaçlara tırmanılırdı.
Bebekler bezden,
Silahlar tahtadan,
Resimler kömür karasından yapılırdı.

Kızlara ninelerinin, erkeklere dedelerinin
İsimleri konulur,
Saatli maarif okunurdu.

Komşuda pişen
Bize,
Bizde pişen komşuya düşerdi.

Geceler ayaz,
Sokaklar karanlık,
Yıldızlar parlak olurdu.

Turşu, salça, mantı
Evde yapılır,
Karpuz kuyuda soğutulurdu.

Erik ağacının çiçeği,
Pencere camımıza yaslanır,
Güz yaprakları bahçemize düşerdi.



Kardan adam yapılır,
Evlerde soba yakılır,
Kış gecelerinde masal anlatılırdı.

Sokaklar lambasız,
Mahalleler bekçili olurdu.

Ajans radyodan dinlenir,
Çizgi roman okunur,
Defterlere kenar süsü yapılırdı.

Hayat,
Arkası yarın gibiydi,

ŞİMDİ ...
Şimdi,
Herkes
Yoğun,
Yorgun
Ve
Tek başına...

Can Dündar

Dienstag, 19. Oktober 2010

Canlılar kaça ayrılır?



Çocuk kalabilmemiz dileğiyle
...

- Gel oğlum kalk bakalım tahtaya, sana bir sorum var.
- Buyurun, sorun öğretmenim.

- Canlılar kaça ayrılır?

- Dörde ayrılır öğretmenim.

- Bana yanlış gibi geldi ama say bakalım

- Bitkiler, Hayvanlar, İnsanlar, Çocuklar.

- Çocuklarda insan değil mi oğlum?

- Haklısınız, o zaman canlılar üçe ayrılır öğretmenim.

- Peki, şimdi yeniden say bakalım.

- Bitkiler, Hayvanlar ve Çocuklar.

- Oğlum insanlara ne oldu?


- Kalplerinde sevgiyi yeşertip düşünebilenleri hep çocuk kaldılar, diğerleri de hayvanlaştılar öğretmenim!!

Freitag, 15. Oktober 2010



Bir kadının yüzü güldüğünde, bir adamın cüzdanı ağlıyordur.

- Oscar Wilde -


Donnerstag, 14. Oktober 2010

Dünyayı Verelim Çocuklara



Dünyayı verelim çocuklara hiç değilse bir günlüğüne
allı pullu bir balon gibi verelim oynasınlar
oynasınlar türküler söyliyerek yıldızların arasında
dünyayı çocuklara verelim
kocaman bir elma gibi verelim sıcacık bir ekmek somunu gibi
...hiç değilse bir günlüğüne doysunlar
bir günlük de olsa öğrensin dünya arkadaşlığı
çocuklar dünyayı alacak elimizden
ölümsüz ağaçlar dikecekler

- Nazım Hikmet -

Donnerstag, 7. Oktober 2010



İnsanlar, başaklara benzerler,
içleri boşken başları havadadır,
doldukca eğilirler.

Michel de Montaigne

Mittwoch, 6. Oktober 2010


Tanrı Misafiri

Hoca’nın beldesinde
Onun bunun evinde,
Yiyip, içip yatarmış;
Yüzsüz birisi varmış.
Bir gün gelmiş Hoca’ya
Tak tak vurmuş kapıya.

Hoca demiş:
— Kimsin sen,
Ne istiyorsun benden?

Tavırları yüzsüzce,
Şöyle demiş sessizce:
— Bir tanrı misafiri,
Göster yatacak yeri...

Avluya çıkmış Hoca,
“Gelin” demiş, yavaşça.
Birlikte yürümüşler,
Bir camiye gelmişler.
Camiyi göstermiş,
Adama şöyle demiş:
— Hazret sen yanlış geldin,
İşte kalacak yerin.
Burası TANRI EVİ,
Haydi, buyur içeri...

Dienstag, 5. Oktober 2010



Garip degil mi?
Düşünebilen herkesin insan olması,
insan olan herkesin düşünebildiği manasına gelmiyor.
Freud

Donnerstag, 23. September 2010



Bukalemun

Insanlar gibi, "Para ve Güç" için renkten renge girmiyorlar.


Maurits Cornelis Escher'de hoş, degişik bir çalışma
(Resmin üzerine tiklayarak orjinal büyüklügünde bakabilirsiniz)

Sanatçının diger başlıca eserleri:
Waterfall 1961,
Up and Down 1947,
Drawing Hands 1948,
House of Stairs 1951,
Reptiles 1943,
Snakes 1969


Mittwoch, 22. September 2010


Karanlıktan korkan bir çocuğu hoş görebiliriz.
Yaşamdaki asıl trajedi;
yetişkinlerin aydınlıktan korkmasıdır.

Freitag, 17. September 2010

Tayyip , Egemen e sorar:

- Egemen , biliyorsun Turgut ÖZAL ın büyük hizmetleri var ülkeye , sence o mu daha büyük ben mi ?
- Efendim , tabiki siz büyüksünüz , zira rahmetli Demirel den çok korkardı , siz takmazsınız bile...

- Demirel dedin de Egemen , Demirel in de büyük hizmetleri var , sence ben mi büyüğüm Demirel mi ?
- Efendim , tabiki siz büyüksünüz , Demirel askerden çok korkardı , siz askerin anasını ağlattınız...

- Peki Egemen sence Atatürk mü büyük ben mi ?
- Efendim , elbette siz büyüksünüz, Atatürk , İnönü den tırsardı , Sizse her yerde İnönü ye ana avrat sövebiliyorsunuz...

Egemen in coştuğunu gören Tayyip hızını alamamış :

- Peki Egemen , Hz.Ömer mi büyük ben mi ?
- Efendim, tabiki siz büyüksünüz, Hz. Ömer Allah tan korkardı , siz Allah tan da korkmazsınız...

Mittwoch, 15. September 2010



Akrep gibisin kardesim - Genco Erkal

Dienstag, 14. September 2010

GÜLE GÜLE 1923 CUMHURİYETİ, GÜLE GÜLE!
























BIR VEFAT
İLANI

ACI KAYBIMIZ

1923 CUMHURİYETİ'NİN

RUHUNA EL FATİHA!

Hayatının sadece ilk 15 yılında çok güzel günler görebilmişti... Henüz 30'una gelmeden yanlış ülkede var olduğunu anladı ve sağlığı hızla bozulmaya başladı, derken darbe üzerine darbe aldı, 30 yıl önce çok ağır bir kalp krizi geçirdi, 8 yıl önce ise bitkisel hayatı başladı ve onu 12 Eylül 2010 gecesi, 87 yaşındayken YİTİRDİK...
En acısı; Onu zaten hak etmeyen kendi halkı henüz onu öldürdüğünün farkında bile değil...
Farkında olanların da UMURUNDA değildi zaten bu zavallı ihtiyar!..
(alinti)

Sonntag, 12. September 2010

AFETMİYORUM SİZİ !
SEN..! Bakınma sağa sola! Evet SEN!
Bir kilo prince bir torba makarnaya kandın.
Bu... kadar mı açtın!
Bu... kadar mı sefildin!
.........Seni buna muhtaç edip verenin niyetini hiç mi anlamadın!

SEN! Evet SEN! Yüzü kızaran!
Bir metre kare yere bin kurşunun düştüğü yerde, şehit düştü atan.
Hiç mi titremedi o elin!
Vatan toprağını satana "evet" dedin.!

SEN! Ya SEN! Köşe bucak saklanan!
Gaflet,delalet ve hıyanet içinde olanları görüp susan! Adı "AYDIN" olan!
Sana dokunmadı mı yılan!
Kır o kalemini KIR!

Ya SEN! Ya SEN! Ağlayarak bana bakan!
Okumadın mı gençliğe hitabımı?
İçerden işgal ediliyor vatan!
Silkele üstündeki tozu, emdiğin süt haram olmadan!

Ya SİZ! Ya SİZLER!
SİLİN CUMHURİYET İLKELERİMİ TEKER TEKER!
Dolarla yatıp dolarla kalkın!
"AVRUPA AVRUPA" diye yerlere yatın!
Cübbelerinizle zafer narası atın!
Mehmetçiğe kurşun sıkana "kardeşlerim" diyeni meclise alın!
Kurumları, madenleri, toprağı, denize döktüklerime satın..

HAYIR'li Pazarlar











Yenildiğinizi düşünüyorsanız, yenilmişsinizdir.
Cesur olmadığınızı düşünüyorsanız, korkaksınızdır.
Kazanmak istiyor fakat kazanamayacağınızı düşünüyorsanız, kesinlikle kazanamazsınız demektir.
...
Kaybedeceğinizi düşünüyorsanız, çoktan kaybetmişsinizdir.
Dışarıdaki dünyaya çıktığınızda anlayacaksınız ki başarı, ancak onu istediğiniz takdirde gelecektir.
Herşey insanın kafasında biter.
...
Alt edildiğinizi düşünüyorsanız, alt edilmişsinizdir.
Yükselmek için yüksek düşünmelisiniz.
Bir ödülü kazanmadan önce kendinizden emin olmalısınız.
...
Yaşam savaşını kazanan her zaman, en güçlü ya da en hızlı olan değildir.
Er ya da geç kazanan kişi, kazanacağını önceden düşünebilen kişidir.

Samstag, 11. September 2010

Donnerstag, 9. September 2010



HAYIR'LI BAYRAMLAR

Dienstag, 6. Juli 2010



"Yükselirken üzerine bastığın ve yanından geçtiğin insanlara dikkatli bak, düşerken yine onları göreceksin"

Sonntag, 4. Juli 2010

Gülmecelere devam ...

Bir gün Pamuk Prenses, Süpermen ve Pinokyo yürüyüşe çıkmışlar...
Yürürlerken önlerine bir tabela çıkmış.
" Dünyanın En Güzel Kadını" yarışması... yazıyormuş üstünde.
- Bu yarışmaya katılıyorum, demiş Pamuk Prenses..
Yarım saat sonra arkadaşlarının yanına dönen Pamuk Prenses"e, Süpermen ve Pinokyo sormuşlar.
- Eeee, nasıl gitti?
- Birinci oldum, demiş Pamuk Prenses.
Yürüyüşlerine devam ederken bir tabela daha,
"Dünyanın En Güçlü Adamı" yarışması... yazıyormuş üstünde.
- Bu yarışmaya katılıyorum, demiş Süpermen.
Yarım saat sonra arkadaşlarının yanına dönen Süpermen"e Pinokyo ve Pamuk Prenses sormuşlar.
- Eeee, nasıl gitti?
- Şüpheniz mi vardı?, demiş Süpermen.
Yürüyüşlerine devam ederken önlerine bir tabela daha çıkmış.
"Dünyanın En Yalancı İnsanı" yarışması... yazıyormuş üstünde...
- Bu yarışmaya katılıyorum, demiş Pinokyo.
Yarım saat sonra arkadaşlarının yanına gözyaşları içinde dönen Pinokyo"ya Süpermen ve Pamuk Prenses sormuşlar.
- Ne oldu?
Pinokyo:
- KİM BU TAYYİP DENEN ADAM !

Pazar Gülmecesi


Yanlis planlama, iletisim eksikligi, dalginlik?


Karanlıkta çalışamam:
Çok acilen birkaç gün tatil almam gerekiyordu ama patronun izin vermeyeceğini de biliyordum. Eğer "DELİ" gibi hareket edersem, çok stres altında olduğumu düşünür ve bana birkaç gün izin verebilir dedim kendi kendime. Böylece ofisdeki yerimde amuda kalkıp tavana asılı gibi durmaya ve garip sesler çıkarmaya başladım. Çalışma arkadaşım bana ne yaptığımı sordu.

Ben de ona bir ampulmuş gibi davrandığımı, bu durumu gören patronun beni delirdi zannedip birkaç gün izine göndereceğini söyledim.

Birkaç dakika sonra patron geldi ve bana "Ne yapıyorsun sen?" diye sordu.

Ona bir ampul olduğumu söyledim.

Bana "Sen çok stres içindesin. Eve git, birkaç gün istirahat et" dedi.

Hemen normale döndüm ve ofisten dışarı yürüdüm.

İş arkadaşım da beni takip edince patronum ona sordu "Sen nereye gidiyorsun?"

"Ben de eve gidiyorum, karanlıkta çalışamam"

Kalbini Engelleme - Engelleri Kaldir



EKH - Engelleri Kaldir Hareketi, insan haklari icin
calisan insanlarin olusturdugu bir harekettir.





8.5 milyon engelliden, % 95'i, Türkiye'de
egitim hizmeti alamiyor.

Sonntag, 20. Juni 2010

Freitag, 18. Juni 2010

Kadinlar ve Araba Hikayeleri :-)



Uyanik gecinenlere verilecek güzel bir ders. :-)

Montag, 14. Juni 2010

Hell Matt kimdir?



14 ayda, 42 ülkede dans eden ve insanlari dans ettiren bu kisi hakkinda
daha fazla bilgi sahibi olmak istiyorsaniz: >>> Tiklayin

Samstag, 12. Juni 2010

Dans edin, maymunlar sizi

         

Ben begendim, ya siz?

Özgür olmak



Asya'da maymun yakalamak icin kullanilan bir cesit tuzak vardir. Bir hindistan cevizi oyulur ve iple bir agaca veya yerdeki bir kaziga baglanir.
Hindistan cevizinin altina ince bir delik acilir ve oradan icine tatli bir yiyecek konur.
Bu delik sadece maymunun elini acikken sokacagi kadar buyukluktedir, yumruk yaptiginda elini disari cikaramaz.

Maymun, tatlinin kokusunu alir, yiyecegi yakalamak icin elini iceri sokar ve yiyecegi kavrar, ama yiyecek elindeyken elini disari cikarmasi olanaksizdir. Sikica yumruk yapilmis el, bu delikten disari cikamaz.

Avcilar geldiginde, maymun cilgina doner ama kacamaz. Aslinda bu maymunu, tutsak eden hicbirsey yoktur. Onu sadece onun kendi bagimliliginin gucu tutsak etmistir. Yapmasi gereken tek sey elini acip yiyecegi birakmaktir. Ama zihninde acgozlulugu o kadar gucludur ki bu tuzaktan kurtulan maymun cok nadir gorulur.

Sözün Özü: Bizi tuzaga dusuren ve orada kalmamiza neden olan sey, arzularimiz ve zihnimizde onlara bagimli olusumuzdur. Tum yapmamiz gereken, elimizi acip benligimizi ve bagimli oldugumuz seyleri serbest birakmak ve dolayisiyla özgür olmaktir.

Joseph Goldstein

Dienstag, 8. Juni 2010

Beni affet kızım





Beni affet kızım
Gözümün önünde büyüdün göremedim
Beni affet kızım
Nasıl sevdim seni gösteremedim

Beni mahvet kızım
Bir lafın yeter buna sana söylemedim
Hadi vazgeç kızım
Benim gözümde hiç büyümedin

Evlendiğin adam seni benim gibi korur mu?
Sen böyle mutluyken içimdeki hüzün sorun mu?
Başın sıkışırsa bana söz ver lütfen olur mu?
Sen çağır baban hazır

Klip: Ferhat Göçer – Kızım


(Hos, duygusal bir sarki olmus. Bir cok babanin duygularini yansitmis.
Iyi dinlemeler ve izlemeler)

Montag, 7. Juni 2010

Steve Jobs - Ac Kal Budala Kal

Izlemenizi kesinlikle tavsiye ederiz. Video türkce alt yazili.



Iyi izlemeler.

Iyi haftalar
















Pazartesi özel olarak yazilmadi. Görüntü moral bozabilirdi,
hem de artik bitti sayilir.

Calisanlara hayirli isler, ögrencilere basarilar.
Herkese güzel bir hafta dileklerimizle

Freitag, 4. Juni 2010